Batı ve Doğu Almanya’nın birleşmesinden 30 yıl sonra, Almanya’da Corona virüs vakalarının sayısındaki önemli farklılık tekrar doğu-batı ayrımına neden oldu.
Almanya’nın eskiden Doğu Almanya sınırları içinde kalan bölgeleri pandemiden daha az etkilendi.
"Yaşlanan, daha az varlıklı nüfus" da dahil olmak üzere eski Doğu Almanya'nın zayıf yönleri olarak adlandırılan faktörler, şimdi bölgeyi Corona virüsün yaygın olarak yayılmasından korumuş olabilir.
Leibniz Hastalık Önleme ve Epidemiyoloji Enstitüsü'nden uzman Hayo Seeb, “Bu bölünmüş çizginin eski sınır boyunca uzanması oldukça şaşırtıcı. Bununla birlikte, bu sefer avantaj Doğu Almanya tarafında” diyor.
Federal Almanya’da Mecklenburg-Vorpommern eyaleti, 100 bin kişi başına en düşük vaka sayısına sahip, sadece 75 vaka. Eyalet başkenti Schwerin'de, COVID-19'dan tek bir ölüm dahi bildirilmedi. Karşılaştırma için, bir zamanlar Batı Almanya'nın bir parçası olan Bavyera'da, 100 bin kişi başına yedi kat daha fazla vaka var.
Eylül ayında yayınlanan bir hükümet raporuna göre, doğu toprakları ekonomik kalkınma açısından batı topraklarına yetişiyor, ancak eşitsizlik henüz tamamen ortadan kaldırılmadı.
Bir zamanlar Doğu Almanya’nın parçası olan topraklar Almanya'daki en az nüfuslu federal eyaletler ve bu eyaletlerde daha az sanayi merkezi veya daha az büyük şirket var. Ekonomik açıdan bakıldığında, bu özellikler dezavantajlı olsa da pandemi sırasında oldukça avantajlı bir sonuca neden oldu.
Birleşme sonrası son 30 yılda ekonomik olarak yavaş yavaş gelişmesine rağmen, eski Doğu Almanya bölgesinde nüfus artış oranları değişti. 1990'dan 2019'a kadar, yaklaşık 2,2 milyon Doğu Alman, temel olarak iş aramak için Batı Almanya'ya gitti. Bu süre zarfında, Saksonya-Anhalt eyaletinin nüfusu yaklaşık dörtte bir oranında azaldı. Ayrıca ülkeye gelen yabancılar da Batı Almanya'ya yerleşme eğilimindedir.
Üstelik Doğu Almanya'nın nüfusu daha yaşlı. Batı’da ikamet eden Almanların ortalama yaşı 44,5 iken, Doğu Almanya'da ikamet edenlerin ortalama yaşı 47'dir. Epidemiyolojist Seeb, Corona virüsün esas olarak gençler arasında yayılmasından ötürü Doğu'da daha düşük enfeksiyon sayısı görüldüğünü belirtiyor.
Rostock Üniversitesi Bulaşıcı Hastalıklar Bölümü Başkanı Emil Reisinger ise Doğu Almanların daha az geliri olduğu için Batı Almanlara göre daha az yurtdışına seyahat ettiğini vurguluyor.
Buna ek olarak, Doğu Alman bölgesindeki yerel politikacılar, pandeminin ilk dalgası bölgeye gelmeden önce kendi kendini tecrit rejimi getirdikleri için Corona virüsün yayılmasına karşı daha iyi hazırlandılar.
Rostock Belediye Başkanı Claus Rue Madsen, şehirde ilk iki hastalık vakasının keşfedilmesinin ertesi günü büyük bir pop konserini iptal etti. Üniversite şehri Jena, Nisan ayı başlarında maske takmayı zorunlu kılan ilk Alman şehri oldu.
Daha ince kültürel farklılıklar da Corona virüsün düşük yaygınlığını bir dereceye kadar açıklayabilir. Daha farklı bir kültürde büyüyen Doğu Almanlar, ülkenin batısındaki vatandaşlara göre sosyal olarak daha az girişken ve birbirlerini daha az kucaklıyorlar.
Kaynak: WSJ
Yorumunuz