Dosyalar

Kızılay Yolsuzluk Dosyası

Türk Kızılayı ve benzeri amaçlarla 1974’te kurulan Kıbrıs Türk Kızılayı birbirinden tamamıyla ayrı kurumlardır.

Türk Kızılayı ve benzer amaçlarla 1974’te kurulan Kıbrıs Türk Kızılayı birbirinden tamamıyla ayrı kurumlardır. Türkiye’de geçmişi 1868’lere dayanan Türk Kızılayı, kâr amacı gütmeyen, yardım ve hizmetleri karşılıksız olan ve kamu yararına, gönüllülük temelinde çalışan bir sosyal hizmet kuruluşudur.

Kıbrıs Türk Kızılayı da Kuzey Kıbrıs’tan bağış toplayarak amacına uygun olarak dağıtan bir yapıdır ve Türkiye Kızılay ile yönetsel hiçbir bağlantısı yoktur; bağımsızdır. 

Kuzey Kıbrıs Türk Kızılay Derneği kurucuları arasında Oktay Feridun, Taner Erginel, Ülfet Emin, Şakir İlkay, Zaim Necatigil, Fatma Raşit, Dr. Ali Fikret, Dr. Kaya Bekiroğlu, Dr. Orhan Oktay, Nesrin Cebbar, Dr. Niyazi Manyera, Jalan K. Rüstem, Necati Münir, İsmet Kotak, Dr. Rauf Ünsal, Özel Vasıf, Güner Necat, Kamuran Aziz, Türkan Aziz, Aydın Denktaş, Dr. Ayten Berkalp, Nadire Ergin, Fikret Kürşat, Ayşe İmamoğlu ve Behzat Azizbeyli gibi topluma mal olmuş, çoğunu yitirdiğimiz değerli insanlar bulunmaktadır. 

Dernek tüzüğünün hiçbir yerinde Türkiye ile ilgili bir ibare yokken 2018 yılında Türkiye Kızılay’ın Kuzey Kıbrıs Delagasyonluğu Başkanlığı’na getirilen Recep Günaydın’ın derneğin tüzüğüne aykırı olarak Kıbrıs Türk Kızılayı’nın 'gölge başkanı' olarak hareket etmeye başladığı doğru mudur? 

İlk kurulduğu yıl 1996'dan farklı olarak, zamanla ekonomiyi İslami esaslara göre şekillendirmeyi savunan, Milli Görüşçü, Kıbrıs’ta her sene Erbakan haftası düzenleyen, siyasi bir yapılanmaya dönüştürüldüğü düşünülen ESKAD’ın (Evrensel Sevgi ve Kardeşlik Derneği) 2014-2017 tarihleri arasında 3 sene boyunca başkanlığını yapan Recep Günaydın, 2017 yılında Kıbrıs Vakıflar İdaresi Genel Müdürü İbrahim Benter’in kızıyla evlenmemiş midir?

ESKAD, Kıbrıs’ta düzenlediği Kur'an ziyafetleri, iftar geceleri, söyleşiler ve salon etkinlikleri, şuur ve çay sohbetleri ile Milli Görüş'ü Kıbrıs’taki üniversitelere gelen öğrencilere yaymaya çalışan, görüşlerini paylaşan üniversite öğrencilerine burs sağlayan, bazı şeyh ve tarikatlarla ilişkilendirilen bir gençlik örgütü haline gelmiştir. 

ESKAD, Kıbrıs’a gelen Milli Görüş çizgisindeki veya benzer görüşlerdeki öğrencileri, bir genel merkezi, beş şubesi, üç yurdu ve dört gençlik merkezi üzerinden kendi bünyesindeki yüze yakın eve yerleştirmektedir ve haremlik selamlık etkinliklerle Milli Görüş düşüncelerini yaymaktadır.

Recep Günaydın'ın sosyal medya hesaplarına bakıldığında, Günaydın'ın Kıbrıs Vakıflar İdaresi Genel Müdürü İbrahim Benter’in damadı olduktan sonra birdenbire Türkiye’deki birçok yetkiliyle görüşmeye başladığı ve kısa bir süre içerisinde Türk Kızılay’ın Kıbrıs Delegasyonu Başkanı olarak görevlendirildiği görülmektedir.
 
2018 yılının Nisan ayında yapılan Kuzey Kıbrıs Türk Kızılay Derneği seçimlerini Bülent Çıraklı’nın kazanmasından hemen sonra derneğin sosyal medya hesabında belirgin değişiklikler olduğu, Mayıs 2018’den itibaren ilk defa Kıbrıs Vakıflar İdaresi ve Kuzey Kıbrıs Türk Kızılay Derneği logolu içeriklerin paylaşılmaya başlandığı, 16 Temmuz 2018’de ilk kez Türk Kızılayı Kıbrıs Delegasyon Başkanı sıfatıyla  Recep Günaydın’ın fotoğaflarının yayınlandığı ve sosyal medya hesabında 2018 öncesi ile kıyaslanmayacak bir hareketlilik yaşandığı gözlemlenmiştir.

Kuzey Kıbrıs Türk Kızılay Derneği'nde 2018 yılından itibaren yaşandığı kaydedilen ve Sayıştay'a taşınan bir dizi usulsüzlük ve yolsuzluk iddiasına ilişkin Mikro-Makro’nun ulaştığı belgeleri kendi bölümlerine tıklayarak, otomatik açılacak alanlarda inceleyebilirsiniz. Şüpheli faturaların sadece çok küçük bir kısmı görülmüş ve okuyucuyu gereksiz yere yormamak için yalnızca bazıları yayınlanmıştır. Yolsuzluk iddialarının yayınladığımız küçük meblağlı faturaların çok üzerinde, milyonlarca TL'ye ulaşacağı tahmin edilmektedir.

Bu belgeleri yayınlamaktaki temel motivasyonumuz, ülkemizde son yıllarda sayıları hızla artmakta olan birçok dernek ve vakfın kurulma nedeninin, bazı kaynaklara ulaşmak ve temin edilen bağışları amacının dışına çıkarak siyasi ve/veya ticari fırsat olarak değerlendirme ve kullanma eğilimidir. Kamu yararına, gönüllülük temelli etkinlikler ve oluşumlar ayrım gözetmeme, tarafsızlığını ve bağımsızlığını koruma ilkelerine bağlı kalmadığı sürece toplumunun bütününün faydasına çalışamazlar. Şeffaflık ve hesap verilebilirlik üzerine örtülen perdeler kaldırılmazsa, daha da kötüsü dokunulmaz kabul edilirse, bu durumdan menfaat umanlar çoğalır ve aydınlık kurumlar yerine karanlığa boğulan yapılar arasında kalırız.

:

Yorumlar

  1. Ethem YAMAN
    Yardım kuruluşları özellikle dini görünüşlü kuruluş ve dernekler çok iyi denetlenmeli, suistimale meydan verilmemeli. Toplumun yardım duyguları kötüye kullanılmamalı,Sonra yardım sever bulmakta zorlanacağız Şeffaflık, hak ve adalet her zaman ön planda tutulmalı

Yorumunuz